Çocuklar dünyaya gelirken yalnızca id ego ve süper ego olarak doğarlar. Daha sonra çevre,ahlaki değerler aile okul gibi kavramlarla kişilik ve benlik gelişerek irade güçlenmeye başlar. Bu dönemde çocuğa koyulmuş doğru sınırlar, benlik gelişiminin doğru desteklenmesi,iradenin dengeli bir şekilde gelişmesi, id ego ve süperego arasında dengenin sağlanabiliyor olması, güvenli bağlanma gibi pek çok alanın doğru desteklenmesi gerekmektedir. Çocuk bu dönemde aldığı bilgiler ışığında hayatına devam edeceği için 0-6 yaş döneminde çocuğunuza nasıl davranmanız gerektiği konusunda yeteri kadar bilgi sahibi olmak ve farkındalığı yüksek bir ebeveyn olmak çocuk yetiştirirken size yardımcı olacaktır.
Bu yaş döneminde görülen davranış problemlerini bu dönemde halletmeniz, çocuğunuzla ileri ki dönemlerde yaşayabileceğiniz krizlerin önüne geçecektir. Bazen çocuklarınızın bazı davranışları neden yaptığını kestiremeyebilirsiniz, ancak; çocuğun çok fazla ağlıyor olması, alt ıslatmaları, tırnak yemeler, öfke patlamaları, inatlaşma ve bunun gibi pek çok davranışın altında muhakkak başedemedikleri bazı olumsuz duygular yatıyordur. Çocuk bu tarz dışa vurumları sergilerken çocuğun davranışına değil, bu davranışın altına yatan duygusal sebepleri çözümlemeniz gerekir.
0-6 yaşında gerçekleşen problemlere yine bu yaşlarda çözümler aramak çocuğun yetişkinlik evresine geldiğinde ona yardımcı olur. Geçmiş dönemde yaşanan negatif duygular ömür boyu yapacağımız seçimleri belirler. Bu nedenledir ki terapiye gelen yetişkinlerin çocukluğuna inmeden bir terapi yöntemi düşünülemez. Çocuklar terapi konusunda daha hızlı geri dönüş verirler. Bunun nedeni henüz bilinç dışı seviyesinde olmalarıdır. Bu nedenle 0-6 yaş döneminde görülen travmaların bu dönemde çözümlenmesi ve ileriye aktarılmaması gerekir. Oyun terapisi bu gibi davranış problemleriyle baş etmede kullanılan çok etkili bir yöntemdir. Bu yaş aralığında çözülmeyen problemler çocuğun okul hayatında, ergenlik döneminde veya yetişkin bir birey olduğunda daha büyük problemlere sebep olabilir. Bu nedenle çocuktur yapar çocuktur geçer diyerek problemleri geçiştirmek doğru değildir….